Kahru perişan, Farsça kökenli bir tamlama olup, Türkçede genellikle çok üzgün, perişan, kederli ve bitkin bir ruh halini ifade etmek için kullanılır. Kelime, hem bireysel duygusal durumu hem de daha geniş toplumsal veya siyasi çalkantıları tanımlamak için kullanılabilir.
"Kahru perişan" ifadesi iki ayrı kelimenin birleşiminden oluşur:
Dolayısıyla "kahru perişan" ifadesi, kelime anlamı olarak "kahırla perişan olmuş", "üzüntüden bitap düşmüş" gibi bir anlam taşır. Türkçede ise daha çok, çok derin bir üzüntü ve çaresizlik içinde olmayı ifade eder.
"Kahru perişan" ifadesi, hem edebi metinlerde hem de günlük konuşma dilinde yaygın olarak kullanılır. Özellikle aşağıdaki durumlarda sıklıkla karşımıza çıkar:
"Kahru perişan" ifadesi, Türk edebiyatında birçok şair ve yazar tarafından kullanılmıştır. Özellikle Divan edebiyatında ve sonraki dönemlerde yazılan şiirlerde, aşk acısı, ayrılık ve çaresizlik gibi temaları işlerken sıklıkla bu ifadeye rastlanır. Divan edebiyatı
Örneğin, bir şiirde şöyle bir dize bulunabilir:
"Aşkınla yandım, kahru perişan oldum,
Dermanım sensin, ey sevgili."
"Kahru perişan" ifadesine benzer anlamlar taşıyan başka ifadeler de bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:
"Kahru perişan" ifadesi, günümüzde de yaygın olarak kullanılmaya devam etmektedir. Özellikle sosyal medyada ve haberlerde, büyük acıları ve çaresizliği ifade etmek için sıkça karşımıza çıkar. İfade, hem yazılı hem de sözlü iletişimde, duygusal yoğunluğu yüksek bir anlatım aracı olarak kullanılmaya devam etmektedir. Sosyal medya
"Kahru perişan" ifadesi, Türkçenin zengin ve etkileyici söz dağarcığının bir parçasıdır. Derin üzüntüyü, çaresizliği ve bitkinliği ifade etmek için kullanılan bu ifade, edebiyattan günlük hayata kadar geniş bir kullanım alanına sahiptir. Anlamı ve kökeni itibarıyla, duygusal yoğunluğu yüksek ve etkileyici bir anlatım aracıdır.